AK Parti grup toplantısı sona erdi

AK Parti grup toplantısı sona erdi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin haftalık olağan grup toplantısında konuştu.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan yaptığı konuşmada; Mısır'da başlayan seçim süreci devam ediyor, 23 Ocak'ta Halk Meclisi büyük bir heyecanla açıldı. Aslında 23 Ocak'ta Mısır'da Halk Meclisi'nin açıldığı gün Mısır halkının kendi çocuklarının fotoğraflarıyla yaptığı yürüyüş herşeyi anlatmaya yetiyor. 'Çocuklarımız dikdatörlüğü görmeyecek' diyerek mutluluklarını ifade ettiler, buradan bir kez daha yeni sürecin Mısır ve bölge için hayırlı olmasını diliyorum.

Haftaiçinde gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde başta Irak ve Suriye olmak üzere bölgeye ilişkin tavrımızı, muhattaplarımıza iletme fırsatı bulduk. Buradan şu hususu bir kez daha belirtmek istiyorum, bölgede yaşanan gelişmelerde biz son derece ilkeli bir tavır sergiliyoruz sadece halkların taleplerinin arkasında duruyoruz, Sunni, Şii, Alevi, Arap, Kürt, Katolik, etnik köken, din ayrımı yapmıyor ve gidişatımızı da buna göre şekillendirmiyoruz. Bölgede bir ülkede yaşanan belirsizlik kendi sınırlarını aşıyor ve tüm bölgeye sirayet ediyor, Filistin bizim bu tezimizin bir asırlık örneğidir. Bu bölgede hiç bir sorun, yerel, lokal kalmıyor çeşitli nedenlerden dolayı tüm bölgenin refahını, huzurunu yakından ilgilendiriyor.

Bu bölgede hiç bir kardeşimizin sorunlarının bizim dikkate almamamızın mümkün olması olabilir mi? Filistin İsrail meselesinde Türkiye olarak ödediğimiz bedeller var. Bunu bir tek biz ödemiyoruz. Diğer bölge ülkeleri de bu mesleye bedel oluyor. Bizim gayretimiz tüm bölgeyi ilgilendiren bu meselenini çözülmesidir. Biz siyasi çekişmelerin peşinde değiliz. Huzur ve istikrarın taraftarıyız ve insaniyet için sorumluluklarımızı göz önünde tutuyoruz.

Türkiye mezhep ayrışması üzerinden güç devşirmenin böyle ucuz hesapların içinde hiç değildir. Tam aksine yüzyıllardır devam eden meselelerin aklı selimle ele alınmasını bir diyalog ortamının oluşturulmasını en güçlü savunan ülkedir. Biz hiç bir ülkenin içişlerine karışma niyetinde değiliz ve olmadık. Irak tüm olaylar başladığında bizden Irak'a girmemizi istendiğinde kardeşlerimiz bizim oraya girmemizi istemedikleri için biz oraya gitmedik.

Bazı meselelerin içişleri olarak kalmadığını görmek zorundayız. Bizim iyiniyetli tavsiyelerimizi içişlerine müdahale olarak düşünenler önce kendi özeleştirilerini yapsınlar.

Ortadoğunun tarihi iddia edildiği gibi kanla yazılmamıştır. İlimle mürekkeple yazılmıştır. Beyrut Kahire Diyarbakır Konya İstanbul tarihi boyunca çekişmelerle değil eserleriyle öne çıkmışlardır.

Biz kalemin kılıcı kestiğine inanan bir medeniyetin sahipleriyiz. Bunu bir nostalji olarak ifade etmiyorum. Bu dün böyleydi Allah'ın izniyle bu coğrafyanın desteğiyle yarın da böyle olacaktır. Herkes Türkiye'den emin olsun. Türkiye refah için gayret sarfeden bir ülkedir. Türkiye'yi batı için değerli yapanda bu samimyetidir. Türkiye doğusunda ve batısında güç mücadelesi içinde olmadığı gibi Avrupa'da da güç mücadelesi içinde değildir. Türkiye tüm bölge için Avrupa için de bir fırsattır.



ERMENİ SOYKIRIMI YASA TASARISI

AB'ye adaylık konusunda AB müktesebatında muhattabımızın gösterdiği gayretten kat kat fazlasını gösteriyoruz. Türkiye'nin gösterdiği tutuma rağmen bize karşı tutulan tutumu bir kenara not ediyoruz. Bugün Fransa konusuna girecek değilim. O konuya Fransızım. Fransa'da süreç tamamlanmadı. Sürecin tamamlanmasını bekliyoruz. Asıl tehlikeyi önümüzdeki günlerde paylaşacağız.

Bu arada MHP'ye CHP'ye ve Meclis dışındaki partilere bilim adamlarımıza bu konudaki duyarlılıkları için şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Aziz milletimize 75 milyon vatandaşımıza vakur duruşlarından dolayı şükranlarımı sunuyorum.

9 Yıldan beri ortalama yarım milyon artıyoruz. 2023'te inşallah daha farklı bir yerde olacağız. Şuanda nüfusumuzun %50'si 30 yaşın altında. Bunu arttırarak devam etmemiz lazım. Önemli olan nitelikli bir nesil. Eyvallah. AK Parti iktidarından nitelikli bir nesil çıkar hiç merak etmeyin. Eğitimi birinci sıraya koyarak tedbirimizi aldık.

TÜRKİYE'DE EKONOMİK KRİZ

Türkiye sadece jeopolitik konumuyla değil ekonomisiyle de örnek olduğunu gösterdi. Kriz ele alınırken Bakan arkadaşlarımıza Türkiye'nin farklı konumu takdirle karşılandı. Avupa'da krizin çok zor geçeceği görülüyor. İsviçre'de Avrupa'daki krizin kötüye mi iyiye mi gideceği değil kötüye mi yoksa daha kötüye mi gideceği konuşuluyor.

Avrupa'daki bu krizin bize de etkisi olacağı kesindir. Ama bunun sınırlı olacağını garanti edebiliriz. Biz onlar küçülürken de büyümeye devam edeceğiz. Tabi temkinide elden bırakmayacağız. Avrupa'nın en büyük sorunu bütçe açığıdır.

Biz popülizmden her zaman uzak durduk. Biz seçime giderken bir seçim ekonomisi uygulamadık gereken neyse onu yaptık. Biz samimiyetle iletişim kuruyoruz. Temkini de tedbiride elden bırakmadan ekonomideki bu başarıyı çok daha yukarılara taşıyacağız. Yatırımlarda durmak yok. Bazılarıo korkuyor. Bu dönemde yatırım yaparsak nolur diye korkuyorlar. Bereket olur başka bişey olmaz merak etmeyin.

Şuanda bir çok ülke Türkiye'yle anlaşma yapmak için sırada bekliyor. 4 Yıla girdik stand anlaşması yaptık mı? Biz şuanda on yılların birikmiş borcunu ödüyoruz. MHP'den DSP'den kalan IMF'e olan borç 23,5 milyar dolar borçtu. Şuanda 2,9 milyar dolara kadar bu borcu ödedik. Merkez Bankası rezervlerimiz altın dahil MHP DSP ANAP'tan devraldığımızda 26 milyar dolardı şimdi 85,3 milyar dolar.

Sokağın çarşının pazarın nabzını vermek açısından 2011'e ilişkin şu verileri vermek isterim. Bunu farklı yerlere çekiyorlar. 2010 yılında 52 bin yeni şirket kurulmuş 12 bin şirkette kapatılmış. 2011'de 54 bin şirket açılırken 14 bin de kapanmış. Otomobil satışında tümz amanların rekorunu kırdık.

Bizden önce 91 bin adet otomobil satılıyordu. O dönemin refahu bu. 2010 yılında bu sayı tüm zamanların rekorunu kırarak 510 bin rakamına ulaştı. 91 bin nere 510 bin nere. Bak nerden nereye geldik. 2011 yılında yine rekor bir sayıyla 594 bin otomobil satışıyla kapattık. Geleni biliyoruz gideni bilmiyoruz. Yıllık buzdolabı satışında da yine rekor. 2011'de 2 milyon 193 bin adet buzdolabı satıldı. Bu kadar buzdolabının satışından bahsetmek anlamsız. İçindekinden bahsetmeniz gerkeiyor. Buzdolabının içine koyacak bişeyi olmayan buzdolabı almaz. Daha önceki rekor 2006 yılında 2 milyon adetle bizdeydi. Bunu da geride bıraktık ve rekor kırmaya devam ediyoruz.

Turizmde de rekor gördük. 2010'da tursit sayımız 34 milyon 556 bin kişiye ulaştı. Biz geldiğimizde 2002'de turist sayısı 13 milyondu. 2002'de 8,5 milyar dolardı. 2011 sonu itibariyle 23 milyar dolara ulaştı. TÜİK bugün ihracat rakamlarını açıkladı. Bugün TÜİK'İn açıkladığı 135 milyar dolara ulaştık bu da rekor. Bu Cumhuriyet tarihinin rekoru da AK Parti iktidarına nasip oldu hayırlı olmasını diliyorum.

Şuanda 2008 yıl sonunda başlayan küresel krizin tahrip ettiği tüm göstergeler normal mezrasına girerken tüm ülkelerde geriye gidiş hakimken biz ileri doğru gidiyoruz. Buna rağmen şımarmayacağız. Ülkemizin dört bir yanını birden ayağa kaldıracağız. Küresel gelişmeleri yakından takip ediyoruz edeceğiz. İnşallah 2012'yi 2011'den de iyi bir hale getireceğiz.

SİYASETİN TEK LİMANI AHLAKTIR

Bir ilkemiz var. Siyasetin tek limanı ahlaktır. Ahlaki zeminden kopuk bir siyaset hizmet üretemeyeceği gibi içten içe kendisini çürütür. 14 ağustos 2001'de AK Parti'yi kurduğumuzda siyaset arenası böyle bir çürümenin içindeydi.

Siyasetçiye güven adeta yerlerde sürünüyordu. Biz milletin değerleriyle siyaset üreterek sadece hizmet etmedik siyasete güveni de en üst seviyelere getirdik. Eleştiri siyasetin tabiatında vardır ama yalan ve iftira siyasetin bir unsuru olamaz. Bİz buna en başından beri karşı çıktık ve çıkıyoruz. Elinde belgesi olmayanların delili olmayanların çok mühim meselelerde ortaya bir iftira atarak zihinleri bulandırması siyaset değildir. İftira atarak gündemi değiştirmek isteyenler aldanırlar. Karşısındakileri küçülteceğini sananlar kendilerini küçültürler.

Geçen hafta BDP'nin genel başkanı şahsımla ilgili bir iddia atmış Uludere'deki olay bana sorulmuş. Bende neye mal olursa olsun vurun demişim. İşte bu tarz siyaset seviyesiz siyasettir ahlaksız siyasettir.

Bunlar her zaman söylüyorum beş tane koyunu elle verirsin güdemezler kaybedip dönerler veya tenha bir yerde kesip kebap yapıp yerler. Bu ithamın içinde husumet var şart kurnazlığı var. Daha da önemlisi bunu içinde siyasi ahlaksızlık var. Böyle bir konuyu gündeme getirmek sadece acziyettir.

Başbakana yönelik bu istismarlar Uludere için yapılan basın toplantılarında atılan kahkahalarınızı örtmez. Bu cahilce ithamlar BDP'nin cahilliğini örtmez. Biz güvenlik güçlerimize genel çerçevede yetki veririz. O genel çerçeve içinde emniyet TSK o çerçeve içinde yetkisini kullanır. Gerekirse bazı konularda gene bize danışabilirler. Ama bunlara talimat dağdan geldiği için böyle yapmaları normaldir.

Sürekli olarak İmralı'yı adres gösteriyorlar. Biz sizi siyasette muhattap aldık. Siyasette muhattap alınmadıklarını iddia ediyorlar. Sİzin iradeniz yok karar alamazsınız. Ancak oralardan size izin verilirse adım atabilirsiniz. Biz sadece ve sadece halımıza sorarız. Aldığmıız yetkide budur.

Bir uluslararası toplantıdan dönerken söyledim. Biz özellikle terör örgütüyle mücadele ederiz ve siyasi temsilcileriyle müzakere ederiz. Ben bu sözümün yine arkasındayım. Ama bu çerçeveyi iyi kullanmaları lazım. Kim hak hukuk tanımazsa yargı da gider gereğini yapar. Kİmsenin yargı karşısında ayrıcalığı yoktur.

Uludere istismarı üzerinden AK PArti'yi etkileyeceğini zannedenler yanılırlar. Uludere için yürüttüğümüz mücadele kesintisiz sürecektir. Yaşananlardan ders alarak mücadelemizi daha kararlı olarak sürdüreceğiz. BDP'nin bu iddialarında daha büyük bir vehamet var. CHP de bu ithama sahip çıkmış bu iddiayı tekrar etmek gibi bir hata yapmıştır. CHP o kadar acziyet içindedir ki BDP'nin peşine takılmaktan gocunmadı. Ben CHP'nin lokomotif BDP'nin de vagonu olduğunu söylemiştim. Sözümü geri alıyorum. Meğer lokomotif BDP vagonu CHP'miş. Bunu artık milletimizin kararına bırakıyorum.

Kılıçdaroğlu belki gündemi değiştiririm diye BDP'nin peşine takılıyor. Manşetle gelen manşetle gider. Biz zamanında söyledik. Ayak oyunlarıyla gelen ayak oyunlarıyla gider. Bir CD olayı ben aday değilim diye genel başkanını ziyaret et. Ertesi gün aday ol.

Biz AK Parti olarak Kılıçdarolu'ndan son derece memnunuz. Yarın AK PArti Meclis'inde partimizin genişletilmiş il başkanları tplantımız var. En son toplantımızda DERSİM konusunu belgeleriyle gündeme taşımıştık. Bu konu Türkiye'de haftalarca konuşuldu tartışıldı. Diğer muhalefet partisi MHP'de bu konudan çok rahatsız oldu. Biz bir zihniyet eleştirisini yapıyoruz. Zihniyet!... Siz insanları vergisini ödemedi diye katlediyorsanız bunun hesabını veremezsiniz. Bu dünyada da veremezsiniz ebedi alemde de veremezsiniz ve bu savunulmaz. Onun için kendilerine Necip Fazıl'ın eserini göstgermiştim. Orada bunların hepsi yazıyor. Bu konudada şimdi çok değişik rivayetler var. Şuanda TSK ve Genelkurmay da arşivlerden araştırmalar yapıyor.

CHP sürekli konuşuyor arşivler açıkl değil diye. Arşiv açık. Gelin bakın. Gönderin adamlarınızı baksınlar. Biz esasa ilişkin bazı noktaların ıskalandığını söyledik. Biz orada Dersim'de yaşanmış bazı olaylardan o günlerden bu günlere taşınmış bazı zihniyetlerden bahsettik. Siyasete müdahale yoluyla provakasyonlar yoluyla bu ülkeye onyıllarca yüklenmiş ağır bir yükten bahsettik. Bir dersimli olarak Kılıçdaroğlu Silivri'deki mahkemeye hakaretlerde bulundu. Anayasa değişikliği CHP'yi çok rahatsız etmiş. CHP o nedenle Dersim konusuna tamamen karşı çıkıyor. Yarın toplantımızda etraflıca ele alacağız. Şuanda Diyarbakır'da Tunceli'de hatta kışla içine kadar aramalar yapılıyor mu? Peki iktidarınıza kadar neden bunlar yapılamıyordu? İşte bu dönemin farkıdır. AK Parti bir farkın partisidir. Bir farkın iktidarıdır.

CHP'nin nasıl bir sistemi özlediğiini belgeleriyle ortaya koydduk. CHP çok ağır ithamlarda bulundu. Biz kendisine hazırlanmış 13 fezlekeyi değil millete yaşatılmış faciayıo 12 eylül'ü halk oylamasıyla anlatacağız.

Dün aldığımız bir karar da var. 6 Temmu 2009'dan itibaren MEB bilgi şubesini çalışmaya aldık. Askerlik şubesi çalışmaları için en yakın askerlik şubesini yürürlüğe soktuk. Eskiden İstanbul'dan Ankara'ya Ankara'dan İstanbul'a gelmek gerekiyordu. Şimdi Ankara'da da İstanbul'da da başvuru yapılabiliyor. Şimdi biz işlem sayısını düşürüyoruz. Artık ilçelerden askerlik şubelerini kaldırıyoruz. 181 ilçedeki şubeyi kaldırarak 40 milyon tasarruf edeceğiz. Bu 181 ilçedeki askerlik şubelerinin önemli binalarını MEB'e devretmeyi planlıyoruz. Böylece çok sayıda derslik te elde edeceğiz.

Bir başka yasa tasarısı da kadına şiddetle ilgili. Bununla şiddetin önüne geçmeyi ve maruz kalan bireylerin korunmasını öngörüyoruz. Artık bireyler illerde vali ilçelerde kaymakam tarafından koruma altına alınabilecek ve gerektiğinde kendilerine koruma verilecek. Hatta çok önemli durumlarda bu kararı kolluk amirleri de verebilecek. Hazırlanan bu tasarının TBMM'de kabulünün ardından Türkyie'de yeni bir dönemin başlayacağını temenni ediyor ve hayırlı olmasını diliyorum.

BAŞOĞLU'NA BAŞSAĞLIĞI

Sağlık sendikamızın yıllar yılı başkanlığını yapmış olan vefakaar insan olması nedeniyle takdir ettiğim saydığım Mustafa Başoğlu abimiz ebediyete intikal etti. Yarın cenaze namazı kılınacak. Allah'tan rahmet dilerken ailesine ve tüm sağlık iş camiasına başsağlığı diliyorum.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.