Bizim ülkemiz garipliklerle dolu, şimdi ortada bir metin var ve bu metinle bir Albay cuntacılıkla suçlanıyor ve olanlar oluyor. Önce askeri mahkeme bir karar veriyor ve bu belge ile ilgili söz konusu Albayın suçsuz olduğunu, en azından suç unsuruna rastlanmadığını açıklıyor, sonra Genelkurmay Başkanı çıkıyor ve bu belge için ‘bir kağıt parçası’ açıklamasını yapıyor, derken MGK toplanıyor aynı gün Söz konusu albay sivil mahkemeye çıkıyor ve ardından da tutuklanıyor. Daha da garibi bir gün sonrada serbest bırakılıyor.
Peki bitiyor mu, hayır bitmiyor; derken Millet Meclisinde Askerlerinde sivil mahkemede yargılanabilmesine olanak tanıyan kanun maddesinin geçtiğini öğreniyoruz. CHP kendine has üslubu ile tuhaf tuhaf olayı eleştirirken biz tam Ak Partiye inanmışken bu sefer Sayın Cumhurbaşkanının maddeyi onaylamaması ve bu maddelerin bir komisyon kurularak tartışılıp Anayasaya da uygun hale getirilerek yasalaşmasını iktidar partisi dillendirmeye başlıyor. Demek ki geçen maddenin Anayasaya uygunluğu sorunu tam çözülmemiş, tuhaf…
Tamam Zaman Gazetesinin çok değerli Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı haklı, artık Honduras’ta bile darbe yapılmaz da, peki böyle bir devlet yönetimi olur mu? Böyle ciddiyetsizlik olur mu? Ben çok açık yüreklilikle ifade edeyim iktidar partisinin son zamanlardaki olayları yönetme biçimi doğru değil. Bu ülkemizdeki sıkıntılara yenisini eklemektedir ve en önemlisi de bu saçma sapan konuları konuşmaktan ekonomi gibi ülkemiz için hayati önemdeki konular gündeme gelmemektedir. Yapılmak istenen bu ise soruyorum Ak Partinin ANAP’tan ne farkı kalır? Başbakan devletin tepesindeki tarihi uyumdan tartışma değil, ülkenin geleceğine dair olumlu adımlar çıkarmalıdır. Ben askeri birçok konuda eleştiriyorum ama son zamanlardaki tavrı ile Genelkurmay Başkanımız çok önemli ve olumlu adımlar atmıştır. Başbakanda bu tartışmaları bitirmeli ve bir an önce ülkenin gerçek gündemine dönülmelidir. Bakınız bu yıl Türkiye dünyada en fazla ekonomisi küçülen ülkeler arasına girdi. Bir sürü işsiz var ve her geçen gün işsizlere yeni işsizlerin eklenme tehlikesi var. Çünkü gerçekten ciddi sıkıntı yaşayan esnaf var, sanayici var, turizmci var. Bu ülkeye kötülük değil iyilik yapacak insanlara ihtiyacımız var ve Başbakanımızdan da son günlerdeki tartışmaları bitirip gerçek konuya iş- aş konusuna yoğunlaşmasını bekliyoruz.
Ak Partinin Kongreleri
AK Parti İstanbul kongresini izlemişsinizdir. Ben izledim ve Ak Partiye yakışmadığını söylemek istiyorum. Parti için demokrasi mi, hırsların törpülenememesi mi dersiniz adına bilmiyorum, bildiğim Ak Parti kongreleri beni korkutuyor.
Bakın, çok sevdiğim değerli abim Aydoğan Devecinin yazısını okuyun. Ne göreceksiniz merak ediyorum?
Sayın Deveci yazısında ne demek istiyor; Faruk Dügen’in aday olması istenmiyor, Sayın Selçuk Öztürk Ak Parti il Başkanı yapılmak isteniyor ve onun içinde aba altından sopa mı gösteriliyor. Evet benimde çok değer verdiğim ve her zaman bir abi olarak kendini gördüğüm Selçuk Öztürk’ün Ak Parti Konya il başkanı olması olumlu bir şeydir ama sorunlar böyle mi çözülür?
Ben Sayın Selçuk Öztürk’ü çok iyi tanıdığımı zannederim ve böyle bir oyunun içinde yer alacağını hiç zannetmiyorum. Tavırları çok nettir ve hiçbir şekilde gizli kapaklı oyunların içinde yer almaz, peki öyle ise ne olmaktadır? Birileri bize açıklamalıdır ve partide yeni küsler üretmek yerine daha sistematik ve daha organize, daha siyasi bir şekilde bu işleri çözmelidirler.
Bugün küsü en fazla parti konumundadır Ak Parti. Başbakan harcını Ak Partiden alın ve tuğlalar nasıl göçüyor görün. Abiler, arkadaşlar böyle siyaset olmaz. Ak Parti bu kadar hırslı, bu kadar gururlu, bu kadar beklenti içinde yaşayan insanları nasıl bir araya getirdi. Gençlerle konuşuyorum hepsinin beklentisi milletvekilliği, her yer aday dolu. Hiç kimse samimi bir şekilde partiye hizmet etmek için gayret içerisinde değil. Partinin bir ideolojisi oluşmamış. İnsanlar Ak Partiyi kişisel menfaatleri için bir basamak olarak görüyor. Valla isterseniz bana suç bulun, kızın fark etmez şükürler olsun benim hiç kimseden bir beklentim yok. Burada bir köşe vermişler acizane doğru bildiğimi yazmaya çalışıyorum. Bu işler böyle olmaz, isterseniz bir bilene danışın, bu işler böyle olursa siz Faruk Dügen gibi yıllarca partiye samimiyetle hizmet etmiş birisini de küstürürsünüz gelecekte partiye kim hizmet edecek. Kelli felli zengin abiler mi, bir yerlere müdür olmak, bir makam almak için kapı aşındıranlar mı?
Böyle değişiklik olmaz, yapacaksanız bile aba altından sopa göstererek değil partinin menfaatleri konusunda insanlar ikna edilerek bu işler çözülmelidir. Ama biliyoruz ki kimse kendi menfaatlerini partinin menfaatlerinin gerisine bırakmıyor.
Akıllı uslu birisi çıkıp bu işlerin bu şekilde devam etmesinin gelecekteki vebalini, sonucu herkese anlatması gerekir. Sonra bizde bir gelenek vardı ‘görev alınmaz verilir’ diye. Ne oldu da şimdi herkes durumdan vazife çıkartıp bir yerlerde olmaya çalışıyor. Anlamak zor biliyorum ve kişisel kavgalarınızdan burayı göremeyeceğinizi de biliyorum ama ben yinede söyleyeyim millet sizden hizmet bekliyor, ülkenin geleceğini tayin etmenizi ve aydınlık yarınlara ülkemizi taşımanızı bekliyor. Zor mu benlerinizi bir tarafa bırakıp ülke için mücadele etmek?
Lütfen bu işleri böyle yapmayın. Lütfen milletin güvenine layık olun, unutmayın ölüm hayatın en değişmez gerçeğidir…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.