Yapımı 4 yıl süren ve 84 kişilik teknik ekibinin yarısından fazlası Müslüman olan “Mekke'ye Yolculuk”, sinema tarihinde dev perde formatıyla hazırlanmış ilk İslâmî temalı film olarak, son bir aydır gösterime sunulduğu ülkelerde kapalı gişe oynuyor. “Mekke'ye Yolculuk”, normalden 10 kat daha büyük sinema perdelerinde gösterilen IMAX film teknolojisiyle çekilirken, 25 ayrı ülkenin sinemacılarından oluşan yapım ekibi de bu proje için tarihte ilk defa “Kâbe'nin üzerinden helikopterle uçma izni” aldı.
Amerikalı yapım şirketi “Cosmic Pictures”, 7 Ocak'ta Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de düzenlenen görkemli bir dünya galasında ilk kez izleyicilerin karşısına çıkan “Mekke'ye Yolculuk” adlı sıradışı filmle sinema tarihinde bir “ilk”e imza attı.
Çekimlerine 2004 yılında başlanan ve son bir yıldan bu yana da kurgusu üzerinde çalışılan “Mekke'ye Yolculuk” adlı yarı-drama yarı-belgesel türdeki yapıt, Kâbe'nin üzerinde düşük irtifada uçularak gerçekleştirilen hava çekimleri başta olmak üzere, şimdiye kadar beyazperdede eşi görülmemiş güzellikte görüntüler barındırıyor. Film, 14'üncü yüzyılda yaşamış olan ünlü Faslı gezgin İbn-i Battuta'nın hayat hikâyesi ekseninde, geçmişle günümüz arasında gidip gelen paralel bir kurguda ilerleyerek, dünyanın dört bir köşesindeki Müslümanların her yıl Kâbe'ye yaptıkları görkemli Hac yolculuğunu anlatmakta…
2004 yılında, belgesel sinema alanında uzmanlaşmış iki ünlü Amerikalı yapımcı, Taran Davies ve Dominic Cunningham-Reid tarafından kurulan “Cosmic Pictures”ın teknik ekibi, hem iddialı bir başlangıç filmi, hem de şirketi sinema tarihine geçirecek bir prestij projesi olarak gördükleri “Mekke'ye Yolculuk” için en az filmin görsel kalitesi kadar olağanüstü bir emek harcadılar. Bu dev proje için 25 farklı ülkeden 84 kişilik bir çekirdek ekip kuran yapımcılar, öykünün ruhunu lâyıkıyla yansıtabilmek ve herhangi bir anlatım hatasına düşmemek için bütün kilit görevleri de Müslüman sinemacılara bıraktılar. Ağırlıklı olarak IMAX formatında filmler yapan Cosmic Pictures ekibi, son derece yüksek bir bütçe gerektirmesine karşın, bu projeyi de yine aynı formatta çekti. Filmin ortak yapımcıları arasında, günümüzde belgesel sinemanın marka kuruluşlarından birine dönüşen Ulusal Coğrafya Derneği de (National Geographic Society) bulunuyor.
1960'ların sonlarında Kanadalı mühendislerin bulduğu özel bir kamera ve film türü olan IMAX, normal sinemalarda film gösteriminde kullanılanların 10 katı büyüklükteki dev bir perdeye yansıtılıyor, aynı şekilde sesler de algı kalitesi açısından gerçek dünyadan hiç bir farkı bulunmayan üç boyutlu bir yayın teknolojisiyle salona aktarılıyor. Ki dünyada henüz hiç bir dijital video kamera bu kalitede ses ve görüntü sunma kapasitesine ulaşabilmiş değil 70 mm enindeki filmi kamera ve göstericinin içinde yatay bir akışla kullanan IMAX formatının mucitleri, sinema sanatına yaptıkları bilimsel ve teknolojik katkılardan dolayı 1997 yılında özel bir Oscar ödülü kazanmışlardı.
Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri destek verdi
Yapım ekibi, göz kamaştırıcı bir ses ve görüntü şovu biçiminde akıp giden “Mekke'ye Yolculuk” için Suudi Arabistan ve Fas'ta, toplamı 3,5 saati bulan IMAX formatlı çekimler yaptı. Bu da yaklaşık 24 bin 500 km uzunlukta ham film anlamına geliyor. Ancak, son kurguda bu çekimlerin ancak en iyi olanlarına yer verilerek, 45 dakikalık rafine bir yapıt ortaya çıkarıldı. Filmin Tanca doğumlu ünlü İslâm gezgini İbn-i Battuta'nın hayatını gösteren tarihsel bölümleri dramatik bir anlatımla akarken, Hac yolculuğunun bugününe ilişkin bölümler ise belgesel tekniğiyle perdeye yansıtılıyor.
Kutsal toprakları ziyaret eden kitleleri görüntülerken “zaman atlatma” (time lapse) gibi görsel açıdan çekici özel efektlere başvuran “Mekke'ye Yolculuk”un bu anlamdaki en iddialı ve de yenilikçi bölümü ise İslâm'ın kutsal kentinin üzerinde yapılan hava çekimleri… Yapım ekibinin uzun yıllar süren inatçı yazışma ve görüşmelerin ardından iknâ etmeyi başardıkları Suudi Arabistanlı yetkililer, “İslâm dünyasının 11 Eylül saldırılarından sonra zedelenen küresel imajının yeniden düzeltilmesine olumlu katkılarda bulunabileceği” düşüncesiyle, en sonunda projeye destek verme kararı almışlar. Ardından da 2007 yılı Aralık ayında, o yılki Hac ziyaretleri sürerken, Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri'ne ait bir helikopter uçuş titreşimlerinden etkilenmeyen bir IMAX kamerasıyla donatılarak, başta Kâbe olmak üzere, sinema tarihinde ilk kez bölgedeki insan seli üzerinde soluk kesici güzellikte çekimler gerçekleştirilmiş. Bazı sahneleri yalnızca 60 metre yükseklikten çekilen bu filme kadar, Suudi Arabistan Devlet Televizyonu'nun arşivi hariç, dünyanın hiç bir ülkesinde Kâbe'nin panoramik film görüntüleri bulunmuyordu. Bilindiği gibi Mekke'de havalimanı yok ve kentin üzerinde hiç bir hava aracının dolaşmasına da izin verilmiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.