Kudüs'teki Filistinliler heyecanı yaşayamadı

Ramallah, Batı Şeria ve diğer şehirlerde Filistin'in gözlemci devlet statüsü kazanması coşkuyla kutlanırken, İsrail askerlerinin keyfi tutuklama politikası yüzünden Kudüs'teki Filistinliler aynı heyecanı paylaşamadı. Kudüs sokaklarında, kahvehanelerinde ve kafelerinde ana sohbet konusu Filistin'in BM'deki diplomatik zaferiydi. Ramallah, Batı Şeria ve diğer şehirlerde Filistin'in gözlemci devlet statüsü kazanması coşkuyla kutlanırken, İsrail askerlerinin keyfi tutuklama politikası yüzünden Kudüs'teki Filistinliler aynı heyecanı paylaşamadı. İsrail polisi gerekçe göstermeden, Filistinlilerin BM Genel Kurulunu izlemek için Kudüs sokaklarına dev ekran kurmasına izin vermedi ve toplu izlemeyi yasakladı. Kudüs'teki Filistinliler Genel Kurulu evlerinden izlemek zorunda kaldı.

 

İsrail medyasında, Filistin'in BM'de gözlemci devlet statüsü kazanmasını manşetten verirken, 138 'evet'e karşılık sadece 9 ret oyu verilmesi tartışıldı. İsrail basını, sadece 9 ülkenin İsrail'i desteklemesini şaşkınlıkla karşılandığını yazdı. İsrail'in önde gelen 'Haaretz' ve 'Jerussalam Post' gazeteleri, İtalya, Fransa ve Almanya gibi İsrail'in dost bildiği ülkelerin 'evet' ya da 'çekimser' oylarını kullanmasının İsrail'e ciddi mesajlar içerdiğini öne sürdü.

 

Öte yandan İsrail'in, Gazze saldırıları sırasında Mescid-i Aksa'ya Cuma namazı için uyguladığı 45 yaş altı giriş yasağı, Filistin'in BM'de ''gözlemci devlet'' statüsüne yükselmesiyle kaldırıldı.

Abbas: İsrail'in saldırması durumunda UCM'ye başvuracağız Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, New York'ta gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Artık UCM'ye başvurma hakkımız var. Ancak mahkemeye şimdi başvurmayacağız, bunu saldırı durumu olmadan yapmayacağız'' ifadesini kullandı.

Filistin, yeni statüsüyle BM ile ilişkili birçok kuruluşa başvuru hakkı kazandı. Bunlardan biri de UCM. İsrail, Filistin'in yeni statüyü almasının ardından UCM'ye gitmesinden endişe ediyor.

Hristiyan aleminin önemli merkezlerinden Vatikan'dan yapılan açıklamada, Papalık'ın kendine özgü dinsel nitelik ve evrensel misyonuna uygun hareket etmek amacıyla tarafsız kalmaya özen gösterdiği belirtilirken, BM Genel Kurulu'ndaki oylamanın sonucunun takdirle karşılandığı ifade edildi. Papalık açıklamasında, Vatikan'ın 15 Şubat 2000 tarihinde Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile yaptığı anlaşmada geçen; Kudüs'ün uluslararası hakların garantörlüğünde özel bir statü altına alınması çağrısının hatırlatılması için doğru bir zaman olduğu, Kudüs'ün kutsal karakteri, din ve vicdan özgürlüğü kapsamında kutsal yerlerine erişim özgürlüğünü korumak amacıyla bu statünün istendiği kaydedildi.

 

Mehr Haber Ajansı'nın haberine göre, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ramin Mihmanperest, Filistin'in BM'de ''gözlemci devlet'' statüsü kazanmasını tam bağımsızlık için atılan ilk adım olarak değerlendirdi.

 

 

Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman, Filistin'in Birleşmiş Milletler'de (BM) ''üye olmayan gözlemci devlet'' statüsü kazanmasını 'demokrasinin zaferi' olarak niteledi.

Bosna-Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi'nin Boşnak üyesi Bakir İzzetbegoviç, Filistin'in BM'de "gözlemci devlet" statüsü kazanması dolayısıyla Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ı tebrik etti.İzzetbegoviç mesajında, "bu tarihi adımın Filistin devletinin tam bağımsızlığına ve özgürlüğüne katkıda bulunacağını ve BM'ye tam üye olmasını kolaylaştıracağını umduğunu" ifade etti. AA