Türkiye'de ki olaylarda dış güçlerin bağlantısı varmı?
Yayınlanma:
Konya Aydınlar Ocağının Salı Sohbetinde 31 Mart Vakası konuşuldu.
Konya Aydınlar Ocağı’nda 31 Mart Vakasını anlatan Yrd. Doç. Dr. Caner Arabacı, Batılıların, Türkiye'yi bölüp parçalama ve yok etmek üzerine 100’ü geçkin plan yaptığını belirterek “Menemen, Ali Kalkancı, Müslüm Gündüz olayları, 31 Mart Vakasının benzerleridir” dedi.
Konya Aydınlar Ocağı’nın Salı Sohbeti’nde 31 Mart Vakasını anlatan S.Ü. İletişim Fak. Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Caner Arabacı, “Menemen, Ali Kalkancı, Müslüm Gündüz olayları, 31 Mart Vakasının benzerleridir” dedi.
Sille Kültür Evi’nde konuşan Tarihçi-Yazar Caner Arabacı, “Türkiye’de iç ve dış bütün gelişmelerin dış irtibatları ve bağlantıları var. Bu bir kompleks de değil. Doğru bir tesbitin de yapılması gerekir. Onun için 31 Mart Vak’ası da yani 101 yıl önceki 2. Meşrutiyet’in henüz başlarındaki olayda bu yönüyle Türkiye’nin bir iç sorunu değil” diye konuştu.
Türk ordusunun 1986’dan sonra 50 yıl darbelere rötar verdiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Caner Arabacı, “1826 ile 1876 arasında 50 yıl darbesiz bir siyasal hayatımız var. Yalnız 1876’da o elli yılın rövanşı çok korkunç alınır” dedikten sonra Sultan Abdülaziz ile ilgili şu tarihi gerçekleri anlattı: “Çünkü Türk devlet başkanı, İslâm dünyasının halifesi, pehlivan adam Sultan Abdülaziz, Konya’da da Aziziye Camii’nin annesiyle birlikte banisidir. Çünkü yüksek cami çarşı merkezinde yanmıştır. Yandıktan sonra kendi gelmediği, namaz kılmadığı halde buraya öyle bir cemilede bulunmuştur. Onun içinde Aziziye adı verilmiş. Ülkesinin gelişmesini, kalkınmasını isteyen bir devlet adamıdır. Tren yollarıyla ilgili sorarlar; Padişahım! Tren yolu Topkapı’dan geçecek, ne yapalım? Geçirin de sırtımdan geçirin der. Yalnız bir yanlış yapmıştır. İngiltere dünyanın en büyük donanmasına sahiptir. O, dünyanın ikinci büyük donanmasını hazırlamaya başlamıştır. Devleti güçlendirmeye çalışmıştır. Bazı iç sorunlar da dâhil bir çok konuda önemli mesafeler almıştır. Ortadoğu’da, Türkiye coğrafyasında emperyalist niyetleri olan devletlerin iç ortaklarıyla beraber hedefi haline gelmiştir. Ve 6 civarında eğe kemiğini kırarak, dişlerini kırarak, iki bileğini de keserek intihar etmiştir. Eğer intihar ise.. İngiliz Elçiliğiyle müşterek organize bir darbe ile devlet başkanı tahtından indirilir. Hatta eşiyle ilgili davranış çok anormaldir. Sırtından şalı alınır. Halife eşi neredeyse yarı çıplak bırakılır. Bu tahkir edici bir davranıştır.”
31 MART VAK’ASI VE II. ABDÜLHAMİD
II. Meşrutiyet’in 1908’de ilânından sonra hürriyet devrinde sansürün, gazetecilerin öldürülmesi suretiyle uygulandığına dikkat çeken Arabacı, İngilizlerin, yerli işbirlikçilerini 1838’den itibaren yetiştirmeye başladığını ve bunun karşılığını da 1876’daki ihtilâl hareketiyle aldığını belirtti. 31 Mart Hadisesi’nden önce, 20 bin alaylı ile 8 bin mektepli subayın bulunduğu ordu içinde kargaşa çıkarıldığını ve alaylı subayların peyder pey ordudan atıldıklarını dile getiren Arabacı, geç maaş aldıkları için Balkanlar’daki subayların devlete ve otoriteye karşı kin beslediklerini belirtti. Devleti ayakta tutmak için jurnalci bir istihbarat ağı kuran 2. Abdülhamid’in Yıldız’a çekildiğini belirten Arabacı, “31 Mart’a 5 gün kala Hasan Fehmi öldürülür. Avcı Taburları harekete geçirilir. İsyancılar şeriat isteriz diye bağırırlar. Buradaki şeriat isteriz; kanun hâkimiyeti sağlansın, düzen kurulsun anlamındadır. İsyan 12-13 gün devam eder. İttihatçılar’dan oluşan ve başında Mahmut Şevket Paşa’nın bulunduğu Selanik’teki 3. Ordu harekete geçer. Sultan 2. Abdülhamid, içlerinde hiç Türk’ün bulunmadığı bir heyet tarafından tahtından indirilerek Selanik’e, bir Yahudi’ye ait Alatini Köşküne sürgüne gönderilir. Sultan Abdülhamid, 1912’ye kadar Balkan Harbi’nin dahi çıktığını haber alamaz. İttihat Terakki, devletin kontrolünü ele geçirmeye başlar. 23 Ocak 1912’den 1918’e kadar İttihat Terakki terörü başlar. 1914’e kadar Osmanlı ve Türkiye’yi bölüp parçalama ve yok etmek üzerine Batılıların hazırladığı 100 plan vardır. O tarihten bu tarafa belki 100 plan daha yapılmıştır. Türkiye’de inançlı kesim üzerinde baskı kurmak için değişik olaylar da olmuştur. Menemen, Ali Kalkancı, Müslüm Gündüz gibi olaylar, 31 Mart Vak’asının benzerleridir” dedi.
Kültür Sanat
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.