'Yeter ki Türkiye güçlü olsun'
Konya Aydınlar Ocağı’nın Salı Sohbeti’nde, “Makedonya ve Kosova İzlenimleri”ni anlatan Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi ve Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Boran, “Balkanlar’da konuştuğum Türkler, “Türkiye ne kadar güçlü olursa, biz burada o kadar rahat oluruz” diyorlar. Tek istekleri bu” dedi.
Makedonya’daki Üsküp, Ohri, Kalkandelen, Manastır ve Pirlebe şehirleri ile Kosova’daki Prizien ile Priştina’daki Osmanlı eserleri ile orada yaşayan Balkan Türkleri ve Müslümanlar ile ilgili intibalarını sunumlu olarak dile getiren Doç. Dr. Ali Boran, Fetih hareketlerinin Balkanlar’da Osmanlı ile başladığını ve Balkan topraklarının derviş gaziler tarafından gönül yoluyla fetkedildiğini söyledi. Buna misal olarak Sarı Saltuk’u gösteren Arkeolog Doç. Dr. Boran, Osmanlı’nın uyguladığı tarım politikasının da Balkanlar’daki fetihleri kolaylaştırdığını belirtti.
Balkanlar’da Osmanlı’nın yaptığı camilerin minarelerinin yüksek olduğunu ve bunun da, kiliselerin mimari açıdan yüksek olmasından kaynaklandığını ifade eden Ali Boran, Üsküp’teki İshak Paşa Camii’nin zaviyeli camiler arasında yer aldığını ve bu caminin benzerinin de Türkiye’de Edirne’deki Selimiye Camii olduğunu söyledi. Türkiye’nin Balkanlar ile 2003’ten itibaren ciddi anlamda ilgilenmeye başladığını ve TİKA’nın çalışmalarının üst seviyede olduğunu ifade eden Boran, “Kosova Priştina’da 5 Kasım 2010 tarihinde açılan Fatih Camii’nin içinin döküldüğünü müşahede ettim. Dışını çok güzel onarmışız ama içi o kadar güzel tamir edilmemiş. Çünkü imamın vahabi olduğunu öğrendik. Tesbihat yok, dua yok. Caminin içini de biz yapalım ve imamlarını da biz yetiştirelim” diye konuştu.
BALKANLAR’DAKİ OSMANLI ESERLERİ
Balkan ülkelerindeki Osmanlı eserlerinden de görüntülü olarak bahseden ve rakamlar halinde dinleyicilerle paylaşan Doç. Dr. Ali Boran, en fazla Yunanistan (3771), Bosna Hersek (3560), Bulgaristan (3339) ve Makedonya (1411)’da çeşitli cami, han, köprü, kervansaray inşa edildiğini fakat bunlardan Bosna’da 657, Bulgaristan’da 512, Yunanistan’da 245 ve Makedonya’da ancak 431adedinin ayakta olduğunu üzülerek kaydetti.
Kosova’da 248 adet cami tekke ve türbe, 41 medrese ve mektep, 42 han, 3 kale, kule-ocak, 27 hamam, çeşme, köprü ve saat kulesi olmak üzere toplam 361 yapıdan ancak 248 adedinin ayakta kaldığını belirten Doç. Dr. Boran, Osmanlı eserlerine Türkiye’nin sahip çıkması gerektiğini söyledi.
Gezdiği şehirlerde Türkler ile konuştuğunu ve hepsinin ortak dileğinin “Türkiye ne kadar güçlü (siyasi, ekonomik, askeri) olursa biz de burada o kadar rahat hissederiz kendimizi” dediğini aktaran arkeolog Ali Boran, Türkiye Devleti’nin her yönden güçlü olması gerektiğini savundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.