Abdürrahim Karakoç ve Ey Anadolum

Ey Anadolum!
 Sen ki nice medeniyetlerin beşiğisin. Nice yiğitlerin sevgilisi, nice güzellerin tek sevdiğisin. Senin için ne türküler yakılmış, ne şiirler yazılmış… Savaşlar yapılmış günlerce kanlı bıçaklı. Senin uğruna nice yiğitler girmişler hayatlarının baharında kara topraklara… Sen anasın, sen yarsın sevgilisin. Bereketli toprakların her zaman mutluluk dağıtmış kendisini sevenlere, sevmeyenlere… Merdi de namerdi de sana sığınmış her zaman…
 
 Ey Anadolum!
 Zaman gelmiş er meydanı olmuşsun koç yiğitlere, yine zaman gelmiş ki namertler, alçaklar tünemiş dallarına. Âlimler de zalimler de senin koynunda barınmış. Eşkıyalar, vurguncular, talancılar musallat olmuş koca gövdene... Ama sen gücün, dirayetin sembolüsün. Hep ayakta kalmış ve direnmeyi bilmişsin. Sana aslında âşıktır seven de sevmeyen de…
 
 Ey Anadolum!
 Asırlardır yüce bir millete vatan olmuş, yurt olmuşsun. Bundandır sana olan muhabbetimiz. Senin kutsallığının yegâne sebebi budur. Üzerinde yaşanan bunca çirkin olaylara rağmen eski değerinden bir şey eksilmedi bizim gönlümüzde. Senin bir suçun yok aslında, biz biliyoruz. Yıllardır yalnız bırakıldın, sahipsiz kaldın. Elin memleketlerinde uzaya gidilirken sende yaşayanlar hala at sırtından inemediler bir türlü. Seçimden seçime hatırlandın hep.
 
 Uzaktan ahkâm kesildi, şiirler yazıldı, edebiyatlar parçalandı senin için. Sana edebiyat parçalayanların hiç birisi tezek yakarak ısınmadılar, sel basmadı evlerini, çığ altında kalmadılar. Şerefsiz bir baskınıyla kundaktaki yavrularını kaybetmediler. Aç, sefil bırakılmadılar hiç bir zaman. Anadolu’yu Anadolu’da yaşayanlara sözümüz yok bizim. Sevenlere sevgimiz vardır. Yeter ki sevgileri Anadolu gibi saf ve temiz olsun. Değerli üstad Abdurrahim Karakoç sana olan sevgisini bak ne güzel anlatmış o Anadolu kokan dizeleriyle…
 
 Anadolu Sevgisi
 
 Sen bizim dağları bilmezsin gülüm,
 Hele boz dumanlar çekilsin de gör
 Her haftası bayram, her günü düğün;
 Hele yaylalara çıkılsın da gör
 
Bilmezsin ovalar nasıldır bizde;
Kağnılar yollarda yoncalar dizde...
 Saydıklarım damla değil denizde,
 Hele bir ekinler ekilsin de gör
 
Görmedin sen bizim mavi suları,
Karlar eriyince kırar yuları...
 Köpük olur beyaz, sel olur sarı;
 Hele taştan taşa dökülsün de gör
  
Sen bizim köyleri görmedin ki hiç..
Yolları toz, çamur, evleri kerpiç
O kirli kabukta, o en temiz iç;
 Hele bir yakından bakılsın da gör
  
Anlamaz bilmezsin sen bizim halkı;
 Sevgiyi bulasın yakına gel ki..
Kalıplar gerçeği göstermez belki,
 Gönül perdeleri sökülsün de gör…

   

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hamdi Ülker Arşivi