
Anadolu ne kadar güçlü?
Bir örnekleme olsun diye, Konya, Kayseri ve Gaziantep’e ait rakamları paylaşalım.
İlk olarak şunu söylemek lazım, Türkiye’nin en büyük 100 şirketi arasında bu üç şehirden sadece 5 firma var.
Bu üç şehir içinde ilk 100 içinde en başta 44. sırada yer alan Konya Şeker var. Gaziantep’ten Sanko 49, Kayseri’den HES Grubu 65. sırada. İlk yüz içinde Kayseri ve Antep’in diğer firmaları Boytaş 84 ve Gülsan 94. sıradalar.
Konya Şeker 1,5 milyar TL ciroya ulaşırken, Kayseri Şeker 540 milyon TL’lik bir ciroya sahip. Bu üç katlık fark dikkat çekici.
Bu üç şehrin en büyük sanayi kuruluşları sektörel dağılımda Kayseri ve Gaziantep’in aynı iş kollarında Konya’nın ise farklı alanlarda olduğu görülüyor.
Kayseri öne çıkan yönüyle Mobilya ve ekipmanları ile Elektrik malzemelerinde yoğunlaşırken, Gaziantep’te ise tekstil açık ara öndeyken gıda ikinci sırada yer alıyor.
Konya’da sektörel çeşitlilik hemen göze çarpıyor. Tarım ve sanayi şehri tanımlamalarına uygun bir yapı var Konya’da. Hem gıda, hem gelişmiş sanayi aynı anda yükseliş göstermiş. Bu çeşitlilik Konya’nın krizleri aşmada önemli bir tedavi yönetimi oluyor.
Tekrar başa dönüp, Tüpraş’ın 40 Milyarlık işlemini bir tarafa koyarsak sıralamada ilk 10’da kamu dışı şirketler belli markalar. Hem ciroları artıyor, hem daha yukarılara çıkıyorlar. Konya ve Kayseri’nin en büyük 22 şirketinin toplam üretim gücü Ford’un rakamını ancak bulabiliyor. Ford, Oyak Renault, Arçelik, Tofaş, Aygaz ilk 10’da yer alan firmalar. Toplam 33 katrilyonluk bir hacimleri var. Anadolu’nun büyük şirketlerinin toplamı kadar bir hacme sahipler.
Burada iki konu gündeme geliyor. İlki bu büyük şirketlerin sürekli İstanbul’da yer almaları, Türkiye’nin yeni dönem hedefleri açısından stratejik görünmüyor. İkincisi ise Anadolu’nun “insan” olarak gösterdiği duruşu ekonomik olarakta gösterecek zeminin hazırlanması şart görünüyor. Yakın zamanda yaşadığımız gibi “Parayı veren düdüğü çaldırabiliyor”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.