
CHP'DEN EŞCİNSEL AÇILIMI MI?
Geçenlerde (18 Mart 2010) Star Gazetesi’nde bir haber okudum.
Pembe Hayat ve Kaos GL üyesi bir grup eşcinsel CHP İstanbul Milletvekili Sayın Mehmet Sevigen’i ziyaret ederek sorunlarını anlatmışlar. Eşcinsel ziyaretçileri ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Mehmet Sevigen, konuya dair çarpıcı açıklamalarda bulunmuş… Buyurmuş ki, eşcinsellik bir hastalık değildir ve bu yönde yapılan talihsiz açıklamalar insanları eşcinsellere karşı şiddete davet etmektedir…
Asıl bombayı ise toplantıdan ayrıldığı dakikada patlatmış. Bir gazetecinin eşcinsellerin askeri okullardan atıldığını anımsatılması üzerine, dönüp “İster Genelkurmay Başkanı söylesin, isterse bakan söylesin, bunun bir hastalık olmadığını anlatmaya çalıştım. Uzmanlar ve bilim adamları söylüyor bunu.” dedikten sonra, “Eşcinseller kuvvet komutanı olabilir mi sizce?” şeklindeki müteakip bir soruya “Olabilir.” diye yanıt vermiş…
Alabileceklerinden hiç emin değiliz; ama bir grup İmam Hatip mezununun CHP’den randevu aldığını varsayalım. Bilirsiniz, söze “Varsayalım ki…” diyerek başlarsanız, her şey mümkündür. Acaba CHP’lilerin karnı İmam Hatip mezunları için de bu kadar genişleyebilir mi? Ne dersiniz?
Görüyorsunuz ya, toplumun her kesimine yapılmak istenen açılımlara şiddetle karşı çıkan sosyal demokratlar, eşcinselleri aslanlar gibi savunuyorlar. İmam Hatip mezunları üniversiteye giremesin, öğretmen, doktor, avukat olamasın; ama eşcinseller kuvvet komutanı bile olsun. Bravo doğrusu! Demokratlık dediğin budur işte! Açılım dediğin böyle olur!
Diğer taraftan, eşcinselliğin olağan bir meyilmiş gibi gösterilmeye çalışılmasını anlamakta zorluk çektiğimi söylemeliyim. Eşcinselliğin eşyanın doğasına aykırı bir eylem olduğunu anlamak için, kadının ve erkeğin cinsel organlarının yapısı ile birlikte, kadın ve erkek doğasının evrensel yasalarının yalınca göz önüne getirilmesi yeterlidir. Kadın ve erkek anatomisi birbirini tamamlayacak ve “insan soyunu sürdürme” temel amacına hizmet edecek tarzda kurgulanmıştır. Eşcinselliği doğal bir eğilim olarak gösterenlerin anne ve babaları da kendileri gibi düşünüp davranıyor olsaydı, kendileri bugün dünyada olmayacaklardı. İnsan soyunun üremesini durduracak bir eğilimi doğal karşılamak olanaklı değildir. Nitekim dünyada eşcinsel bir ilişki biçimini seçenlerin oranının yüzde biri geçmemesi, onun doğal bir eğilim olamayacağını göstermeye yeterlidir.
Şimdi sormak gerekir: Eşcinsellik normal bir durumsa, insanların geri kalan yüzde doksan dokuzu hastalıklı mı oluyor?
Sayın Sevigen homoseksüeller için hiç kaygı duymasın. İçi rahat olsun. Gerçi travestiler daha görünür halde oldukları için şiddete açık olabilirler; ancak kişisel olarak saldırıya uğramalarını asla tasvip etmem. Ne var ki, dışarıdan belli olmayan eşcinsellere bir şey olmaz. Hatta Türkiye toplumu onlar için en iyi kamuflajdır, bir cennettir. Bizim toplumumuzda bir kadınla bir erkek birlikte bir apartmana girdiğinde gören görmeyen herkes dikkat kesilir ve hemen hafiyeliğe başlar; fakat iki erkek veya iki bayan birlikte girdiği zaman, onların gay ya da lezbiyen olduğu hiç kimsenin aklından geçmez.
Açıkçası, bazen yarın bir gün milletvekilinin biri bir eşcinsel evlilik yasa tasarısı hazırlar da meclise getirirse CHP ne diyecek diye meraklanmıyor da değilim. Çünkü dediklerine göre bu bir hastalık filan değil, normal bir şeymiş…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.