Geçen hafta Danıştay’ın YÖK’ün aldığı katsayı kararının uygulamasını durdurması, zaten gergin olan halk üzerinde bir gerginliğe daha yol açtı.
Olaya nerden bakarsanız bakın, çok haksız bir durum var ve bunun ivedilikle değiştirilmesi gerek. YÖK dün, Danıştay 8. Dairesinin aldığı karara hukuka aykırı diyerek itiraz etti. Geçen yılki katsayının da kazanılmış hak olamayacağı ve hukuki belirsizlik telafisi olmayan zararları doğurur denilerek asıl işi ülke eğitimini doğru yönetmek olan YÖK’e aldığı karardan dolayı saygı duyulması istendi.Umarım itirazı kabul edilirde, problem şimdilik çözülmüş olur. Gerçi, İstanbul barosu tekrar itiraz etmek için dilekçesini şimdiden hazırlamıştır ya. Konu, meslek lisesi meselesinin ideolojik olarak İmam- Hatip Liselilerine indirgenmesinin anlaşılır bir tarafı olmadığı gibi, bunun somutlaştırılması işi daha kolaylaştırabilir. Ancak toplam meslek lisesi içinde %5 civarında olan İHL bilinçaltıyla, tüm meslek liseleri için, üniversite hayatı yok sayılıyor. Gerekçeler ise hukukçular tarafından zaten kabul edilmiyor.
Hal böyle olunca, meselenin bir de işadamları yönü ortaya çıkıyor.Türkiye’nin ekonomik anlamda büyüme trendini gören işadamları ülke evlatlarının kısıtlanmasına sessiz kalmıyor. Aslında hiç kimsenin sessiz kalmaması lazım. Konya’da hem siyasi partiler, hem sivil toplum kuruluşları, hem odalar bu konuya çok net olarak tepkilerini koydular. Toplumun çok büyük kesimin karşı olduğu karar nasıl hukuki olabilir ki. Hukuk zaten halkın, haklarını korumak için yok mudur?
Bu konuya tepki göstermeyen bir ana muhalefet partisi ile bir de bu konuyu Danıştay’a taşıyan İstanbul Barosu var. Onlarında top yekun karşı oldukları falan yok. Sadece ülkenin sınırlı bir kitlesinin kanaati genel karar olarak uygulanmak istiyor. İşte burada hükümete çok ciddi iş düşüyor.
Hemen her kesim mevcut anayasanın artık Türkiye’yi taşımadığına hem fikir. Türkiye artık çok değişti; bunu kabullenmek istemeyenler ve her şey eski tas eski hamam devam etsin isteyenler, mevcut yapıdan memnun sınırlı bir kitle. Türkiye’nin her alanda yükselmesi, büyümesini istemiyorlar.
Hükümet, kendisini de ilgilendiren Türkiye’de ki hukuk açmazlarını hızla çözüme kavuşturmalı. Özellikle hala çözüme kavuşmamış olan parti kapatma davası da bir problem olarak duruyor. Bu konuda yetkiyi halkın seçtiği meclise vermek için niye beklendiğini merak ediyorum.
Danıştay’ın aldığı bu karar bir kez daha gösterdi ki, Türkiye, halkın ihtiyaçlarını giderebilecek çok geniş bir hukuk reformuna acilen ihtiyaç duyuyor.
Bu kararla ilgili, farklı kesimler tepkilerini dile getirip, hukuksuzluğa işaret ettiler.İşte bunlardan en önemlisi ve hiç kimsenin itirazı olmayacak bir açıklama. Konya Sanayi Odası Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil’in ibretlik şu serzenişini takdirlerinize sunuyorum; “Meslek Liselerine katsayı uygulamasının sonucu olarak, maalesef sanayimiz için gerekli olan nitelikli ara eleman sıkıntısı had safhaya ulaşmıştır. Katsayı uygulamasının kaldırılmasıyla, özellikle Meslek Liseleri’ne olan ilgi artacak, ülke sanayisinin kalkınması için gerekli nitelikli teknik eleman sıkıntısını ortadan kalkacakken, bu karar tüm iş dünyasını derinden üzmüştür. İş dünyası olarak, sanayicinin önündeki engellerin kaldırılmasını talep ederken, böyle bir karar ülke sanayisinin gelişmesine en büyük engeli oluşturmuştur”
İşadamlarının dünya ile rekabette, ucuz iş gücü ve enerji gibi çözemedikleri iki temel problem zaten varken, şimdi böyle bir problem bir kez daha gündemde. Ne diyelim Allah yardımcıları olsun…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.