
Lokman Koyuncuoğlu
Digital merkeze doğru Konya
Yayınlanma:
Konya gündemiyle ilgili ne güzel yazıp gidiyorduk. Artık Türkiye, nerede yaşarsanız yaşayın ortak bir gündeme mecbur kaldığınız bir dönemi yaşıyor. Bu gelişmelere kayıtsız kalamayacağınız gibi “derin” yazılara imza atan büyüklerimiz gibi fikir yürütmemiz de mümkün değil.
Bu girişi yapma sebebim şu; Konya’da yaşanan gündelik olaylara baktığınızda Türkiye’de olup bitenleri görmezden gelmenizin mümkün olmayacağından dolayı mutlaka bir bağlantı kurma gereksimi.
Mart ayının ilk haftası Kahramanmaraş’ta yapılan MÜSİAD GİK toplantısında Konya şubesinin sunduğu ulaşım raporu elime geçince ilkin aklıma bu geldi. Tüm hırsımızla Konya’nın ulaşım problemlerini dile getirip çözüm arayan yanımız, şimdi kafamızda bir soru işaretinin hep gölgesinde kalıyor, kalacak.
Hayatın devam ediyor olma gerçeğini unutmadan, söyleyeceklerimizi, duraksamadan ifade etmeliyiz bir şekilde. Bu bağlamda baktığımızda şöyle bir hatırlayalım Konya’nın ulaşım problemlerini. Raporda dört genel başlıkta ele alınan sorunlardan kara,hava ve demir yolu problemlerinin yanına yeni bir madde eklenmiş. TÜRKSAT kumanda merkezi yedeği ve diğer özel yedeklenmesi gereken merkezlerin Konya’ya taşınması.
Şimdiye kadar pek duymadığımız bir talep bu. Daha doğrusu içeriğini tam bilmediğimiz bir konuydu. Raporda özetle deniyor ki; “Türksat uydularının iki istasyonu Ankara’da. Son Bala depremi Ankara da meydana gelecek şiddetli ve yıkıcı bir depremde istasyonların devre dışı kalabileceğini göstermiştir. Uyduların kontrolden çıkması en çok ihtiyaç duyulan bir anda haberleşmenin felç olması demektir. Üstelik değeri 1,5 milyar dolar olan uydularda kaybedilecektir. Bu sebeplerle Türksat yedek kumanda merkezi, deprem açısından en güvenli şehri olan Konya’ya taşınmalıdır.” Çok isabetli, oldukça yerinde bir talep.
Aklımızın bir yerinde bulunsun; Konya, digital sistemler ve bilişim organizasyonu (e-devlet) gibi konularda çok iyi bir yedekleme merkezi olabilir. Bunun gündeme gelmesi bile önemli. Şimdilik daha çok erken gibi görünüyor; fakat Türkiye önümüzdeki 3 yıl içinde tüm vatandaşlık işlemlerini digital ortamda yapacak. Bu bilgilerin nasıl önem taşıdığını tahmin edebiliriz. Komplocu bir yaklaşımla düşündüğümüzde; bu bilgileri elde etmek için, Konya bir digital çatışma merkezi bile olabilir. İşin şakası gibi görünse de çok uzak değil bu gelişmeler. Bundan sonra, bizi fişlediler diye ağlayanları ekranlarda göremeyebiliriz. Bu merkezde bir yakını olan kendi kayıtlarını hemen değiştiriverir! Gene bir yerinden bağlantı kurduk “o” konuşmayacağımız meseleyle.
Yazının başında söylediğim cümleler geçerli. Türkiye’nin şüphe içinde yaşayacak vakti ve lüksü yok. Bir konuya odaklanmışken, acaba ile başlayan olumsuz gelişmelerle enerjisini yitirecek takati yok.
Takati ve gücü yerinde olan Karatay Belediyesi yeni, muhteşem bir binaya taşındı. Başkan Mehmet Hançerli’nin özel çabasıyla her türlü konfora sahip bina Karatay’ın yeni dönemde duruşunu da gösterecek. Daha teknolojik, daha ergonomik, daha insancıl bir yapı. Karatay Belediyesi de benim kadar Türkiye’de olup bitenleri dikkatle izliyor. Üstelik işini aksatmadan, çok ta olup biteni takmadan. Herkes işini yapsın, umutsuz olmasın diyerek. Böyle düşünmese karınca gibi durmadan çalışmaya devam eder miydi?
O zaman olup biteni iyi anlamak için, çok geniş persfektiften olayı yakalamak lazım. İnanın bunu görünce fazla bir kaygı taşımıyorsunuz, umudunuzu da yitirmiyorsunuz.
Mevlana diyor ki: Ahmağın dostluğu düşmanlıktan beterdir. Ne süretle
olursa olsun uzak tutulması gerekir.
Bu girişi yapma sebebim şu; Konya’da yaşanan gündelik olaylara baktığınızda Türkiye’de olup bitenleri görmezden gelmenizin mümkün olmayacağından dolayı mutlaka bir bağlantı kurma gereksimi.
Mart ayının ilk haftası Kahramanmaraş’ta yapılan MÜSİAD GİK toplantısında Konya şubesinin sunduğu ulaşım raporu elime geçince ilkin aklıma bu geldi. Tüm hırsımızla Konya’nın ulaşım problemlerini dile getirip çözüm arayan yanımız, şimdi kafamızda bir soru işaretinin hep gölgesinde kalıyor, kalacak.
Hayatın devam ediyor olma gerçeğini unutmadan, söyleyeceklerimizi, duraksamadan ifade etmeliyiz bir şekilde. Bu bağlamda baktığımızda şöyle bir hatırlayalım Konya’nın ulaşım problemlerini. Raporda dört genel başlıkta ele alınan sorunlardan kara,hava ve demir yolu problemlerinin yanına yeni bir madde eklenmiş. TÜRKSAT kumanda merkezi yedeği ve diğer özel yedeklenmesi gereken merkezlerin Konya’ya taşınması.
Şimdiye kadar pek duymadığımız bir talep bu. Daha doğrusu içeriğini tam bilmediğimiz bir konuydu. Raporda özetle deniyor ki; “Türksat uydularının iki istasyonu Ankara’da. Son Bala depremi Ankara da meydana gelecek şiddetli ve yıkıcı bir depremde istasyonların devre dışı kalabileceğini göstermiştir. Uyduların kontrolden çıkması en çok ihtiyaç duyulan bir anda haberleşmenin felç olması demektir. Üstelik değeri 1,5 milyar dolar olan uydularda kaybedilecektir. Bu sebeplerle Türksat yedek kumanda merkezi, deprem açısından en güvenli şehri olan Konya’ya taşınmalıdır.” Çok isabetli, oldukça yerinde bir talep.
Aklımızın bir yerinde bulunsun; Konya, digital sistemler ve bilişim organizasyonu (e-devlet) gibi konularda çok iyi bir yedekleme merkezi olabilir. Bunun gündeme gelmesi bile önemli. Şimdilik daha çok erken gibi görünüyor; fakat Türkiye önümüzdeki 3 yıl içinde tüm vatandaşlık işlemlerini digital ortamda yapacak. Bu bilgilerin nasıl önem taşıdığını tahmin edebiliriz. Komplocu bir yaklaşımla düşündüğümüzde; bu bilgileri elde etmek için, Konya bir digital çatışma merkezi bile olabilir. İşin şakası gibi görünse de çok uzak değil bu gelişmeler. Bundan sonra, bizi fişlediler diye ağlayanları ekranlarda göremeyebiliriz. Bu merkezde bir yakını olan kendi kayıtlarını hemen değiştiriverir! Gene bir yerinden bağlantı kurduk “o” konuşmayacağımız meseleyle.
Yazının başında söylediğim cümleler geçerli. Türkiye’nin şüphe içinde yaşayacak vakti ve lüksü yok. Bir konuya odaklanmışken, acaba ile başlayan olumsuz gelişmelerle enerjisini yitirecek takati yok.
Takati ve gücü yerinde olan Karatay Belediyesi yeni, muhteşem bir binaya taşındı. Başkan Mehmet Hançerli’nin özel çabasıyla her türlü konfora sahip bina Karatay’ın yeni dönemde duruşunu da gösterecek. Daha teknolojik, daha ergonomik, daha insancıl bir yapı. Karatay Belediyesi de benim kadar Türkiye’de olup bitenleri dikkatle izliyor. Üstelik işini aksatmadan, çok ta olup biteni takmadan. Herkes işini yapsın, umutsuz olmasın diyerek. Böyle düşünmese karınca gibi durmadan çalışmaya devam eder miydi?
O zaman olup biteni iyi anlamak için, çok geniş persfektiften olayı yakalamak lazım. İnanın bunu görünce fazla bir kaygı taşımıyorsunuz, umudunuzu da yitirmiyorsunuz.
Mevlana diyor ki: Ahmağın dostluğu düşmanlıktan beterdir. Ne süretle
olursa olsun uzak tutulması gerekir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.