
İdam hayattır
Bizim ceza hukukumuzda idam hükmü yoktur. Amerika Birleşik Devletleri ve Çin’de mevcuttur ve uygulanmaktadır. Kimileri idam cezasını “çağdaşlık” ve “21’inci Yüzyıl” konseptleri ile ilintilendirmeye çalışsa da, bu şekilde başlayan yaklaşımlar genelde tatmin edici bir bilgi, akıl veya mantık temelinden yoksundur. Zaman her şeyi bir biçimde değiştirir; fakat tabiatın olduğu gibi, insan doğasının da evrensel yasaları vardır ve zamanın gücü onları değiştirmeye yetmez. Örneğin bir ara Kayseri’de bayramda kaybolup sonradan tecavüz edilerek öldürülmüş oldukları belirlenmiş ve sapık katilleri yakalanmış olan üç çocuğun anne-babasının yerinde kim olsa, katilin öldürülmesini tereddütsüz arzu ve talep eder.
Yazık ki, ülkemizde otuz-kırk bin kişinin ölümüne sebep olan bir cani bile hukukun sağlam ve sıcacık kolları arasında güven içinde yaşamını sürdürüyor, çok iyi sağlık hizmeti alıyor ve süper besleniyor. Hem de ölümüne yol açtığı o on binlerce insanın ailelerinin ödediği vergilerle… Çocuğunuzun katilleri sizin paranızla korunur ve beslenir. İdam cezasının olmaması, böyle bir şeydir. Bana soran yok elbette; ama yine de söyleyeyim: Özellikle de haksız yere bir insanı katledip yerin altına gönderen şahıs, yeryüzünde yürüyen canlı bir varlık olma imtiyaz ve hakkını kesinlikle kaybetmiş olmalıdır.
Bazıları “Adam öldüreni öldürelim de ölümleri ikiye mi katlayalım?” diye soruyor (İçlerinde sadece kendi çocukları da öldürülmüş olanlar benim gibi düşünüyor). Bu doğrudur; ancak daha doğru olan şudur: Her türlü suçun önündeki büyük bariyer, öldürülme riskidir. İnsan öldürmeye niyetlenen kimse işlemiş olduğu suçun cezasının ölüm olmayacağından tam olarak eminse, gerekli gördüğü yerde öldürmekten çekinmez. Dahası, insan öldürenlerin öldürülmediğini gören herkes için, öldürmenin önündeki asal psikolojik engel ortadan kalkmış demektir. Dolayısıyla böyle bir ortamda herkesin öldürme veya öldürülme ihtimalinin olabildiğince yükseldiği katil üreten bir bataklıkla karşı karşıya olduğumuz söylenebilir.
Tersinden bakıldığında, daha iyimser bir tablo görürüz. İnsan öldürenin öldürüldüğü bir toplumda bu tür yabani eğilimler ölüm korkusunun altında ezileceği için, herkesin bir gün öldürülme ihtimali en aza indirgenmiş olacak, başka bir deyişle, bu suçu işleyen birkaç kişinin idamının caydırıcılığı sayesinde toplumda ileride bir gün öldürülme riskiyle yüzleşecek olan binlerce kimse yaşamaya devam edecektir.
Biraz çelişkisel görünebilir; ama uzun vadede idam hayattır… Çünkü idamla bir katil ölür, binlerce masumum yaşama hakkı ve şansı korunmuş olur…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.